Ben ve yoga

İnsan başına ne geleceğini hiç bir zaman bilemiyor. Hiç. Oysa hep bildiğimizi sanıyoruz, geleceğimizi planladığımızı iddia ediyoruz. İnsan olarak baya iddialıyız. Ne hoş! Ne kadar da boş...

Dilerim herkesin planladıkları, yaşadıklarına yakın gider ve güzel şeyler yaşanır. Bu blogu oluşturmak benim için büyük bir başlangıç. Bu noktaya nasıl geldim tam olarak bilemiyorum. Tesadüfen demek isterim ama tesadüf denen kavram bence bu hayatta yok.

Geçtiğimiz sene (2009) aylardan Eylül'de, bir iş görüşmesi yapmak üzere (editörlük) Mecidiyeköy'e gittim. Çok ciddiye almadığım bu iş görüşmesi, son derece iyi geçmiş ve işe kabul edilmiştim. İş daha önce yaptığım bir işti, ancak yapım aşamasında olan bir iş yerindeydi. Nitekim 7 ayın ardından iş yerinden ayrılırken, iş hala yapım aşamasında kaldı ve benim istifamdan 2 ay sonra da kapandı. Bu işe girmeye zaten meraklı değildim ve bana iş anlamında da bir şey katmayan bu iş, beni yeni bir hayata sürükledi. Yoga ile tanıştım.

Yoga ve ben, bu iş deneyimimdeki çok tatlı bir arkadaşım sayesinde oldu. O kursa yazılmıştı ve ben de ona katıldım. Yoga yapmak stresli bir iş gününün ardından yapılacak en iyi şeydi. Buna devam ettim. Sonrasında günlük hayatla ilgili problemler yaşadım. Her gün trafik ve ardından masa başında haftanın 6 gün oturulan bir iş yapmak istemediğimi fark ettim... Ne yapsam ne etsem diye düşünürken, beni yoga ile tanıştıran arkadaşımdan bana harika bir fikir geldi. Tesadüf olamayacak olan fikir, "Neden yoga eğitmeni olmuyorsun?" olarak arkadaşımın ağzından çıkmış ve hafızama yazılmıştı.


Nasıl yani? Evet, bir üniversite diplomam var, hatta master bile yaptım. Bunların pek bir anlam ifade etmediğini, okul sonrasında zaten anlamıştım. Pek de parlak olmayan basın sektöründe 3 yıl çalıştım, ancak bir türlü istediğim gibi gitmedi. Tasarıma meraklıydım, acaba moda tasarım mı okusam fikrine yoğunlaşmaya çalışırken, tatlı arkadaşımın fikri bana da tatlı geldi. Yogayı gerçekten sevmiştim ve artık yoga ile daha iç içe olmak istiyordum ama yoga eğitmeni olmak kolay mı? Bir hayal olurdu benim için yoga eğitmeni olmak. Beni rahatlatan, başkalarına fayda sağlayan bir iş ancak muhteşem olurdu. Pat diye olmazdı ama neden olmasındı?
Ayrıca bu hayatta kolay olan ne vardı?

İşte blogum tam olarak burada başlıyor... Yoga eğitmenime fikir danıştıktan sonra, kendime uygun olan bir yoga eğitmenliği sertifika kursuna kaydımı yaptırdım. Şu anda evde bolca teorik okumalar yapıyor, düzenli yoga yapıyorum. Yoga ve ben yeni bir ikiliyiz. Artık profesyonel bir anlamda ilerliyoruz. Gayet ciddi ve kesinlikle tesadüf olmayan bir ilerleme. Dilerim ihtiyacı olan herkesin yolu yoga ile kesişir...


Eğer yoga yapmaya başlarsanız da unutmayın, mutlaka hayatınızda bir değişim gerçekleşecektir. Hayatımda yeni bir şeylerin filizlendiğini hissediyorum. Yenilenme, tazelenme, arınma ve öğrenme... Hepsi bir arada. Hepsi yogada.

Yorumlar

  1. Size iyi günler dileyerek bir soru sormak isterim;

    Size göre yoga nedir?

    Peşin teşekkürlerimle,

    Bothi

    YanıtlaSil
  2. Bana göre yoga, aydınlanmaya giden yollardan biridir. Aydınlanmaktan benim anladığım, kendim için anladığım, maddi dünyanın, fiziksel bedenin eninde sonunda biteceğini bilerek, kendimizle, tüm evrenle, bütünlük içinde olmayı, içsel huzuru, mutluluğu bulmayı amaçlamaktır. Buradan yola çıkarak yoganın basamaklarına adım atmayı bir süreç olarak görüyorum. Yoganın sekiz basamağını, davranışlarla, tutumlarla, fiziksel duruşlarla, nefesle, duyuları denetlemeyle, meditasyon ve konsantrasyonla gerçekleştirerek bu aydınlanmayı ulaşılabileceğine inanıyorum.

    Sorunuz için teşekkür ediyorum,
    namaste.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İlk kez yoga dersine gideceklere tavsiyeler

108 sayısı...

Zora dayanmak