Kayıtlar

Ocak, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yumuşattın beni kar...

Resim
"Kar taneleri bahçeye düşerken, dört adet serçe de benimle birlikte manzarayı izliyor. Tüm doğa sessizlik içinde, hem de İstanbul'un orta yerinde, şaşılacak şey ama sessizlik işte. Her şeyi mümkün kılıyor. Soğukluk artınca, beyaz puflara dönüşen damlalar inadına yavaşça yere iniyor, arkamda sınıf savasanada. Bir bitiş, bir başlangıç yine o nokta. Her şeyin tam olduğu bir hiçlik.  İlginç bir deneyim ve güzel bir gün." Yoga başlangıç kursunun başladığı gün karalamışım yine defterime, kar yağmıştı, bu kış ilk defa bu kadar yakın izliyordum beyaz tanelerini. Ders boyunca arkamda harika bir dekor oluşturdular, ben ise ancak arkama dönünce karşılaştım.  Bazen güzellikleri görmek için başın, bedenin yön değiştirmesi gerekiyor. Her gün gözler aynı yönde, aynı açıda kalınca, dekor tek yönden algılanıyor, kaçan detaylar mucizeleri kaçırmak gibi olabiliyor. Harika ve tanıdık enerjilerden oluşan bir sınıfla buluştum. Güzel bir çember gibi tamamlandı, kapandı halka. Birkaç haftalığ

Kedim beni niye öptü?

Resim
Havanın gri halinin arkasında biraz mavilik var, hafif bir pembelik pudra gibi. Yağmur damlacıklarının arkasında da tazelik var. Kış sabahları uyanmak, bir yaz sabahına benzemiyor. Yağmurun tazeliğini hissetmek için dışarı çıkıp yürümek yerine, ancak pencere derinlemesine açılıyor. Zor kalkıyor insan yataktan, dışarısı soğuk, bir tembellik çöküyor inceden üzerimize, demek ki bundan yatılıyormuş kış uykusuna. Doğaya öykünmeye kalkmak yaşadığımız bu zamanda mümkün olmuyor ama. “Bana işleri baharda çiçekler açınca yollayın patron, kış uykusundayım” diye bir email atmak imkansız. Yoga pratiği de kendini tembelliğe bırakmakla bırakmamak arasında insanı zorlayabiliyor. Sanki omuzlarımda bir melek, diğeri de şeytan ve çizgi filmden çıkmışçasına tartışıyorlar. “Hayır biraz daha uyu, yarın yaparsın pratiğini, boşver…”, üzerinde beyaz kıyafeti olan ise “ olur mu, yoga pratiğini her gün tekrarlamalısın, 48 saat içinde beden üzerinde etkisi geçiyor pratiğin, kalk” diyor. İlk başlarda